Tarih: 12.04.2025 01:16
Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı görev yapan yüksek lisans ve doktora sahibi öğretmenlerin artırımlı ek ders ücretlerinden faydalanabilmesine ilişkin hukuki süreç tamamlandı. İstinaf Mahkemesi’nin aldığı karar ile öğretmenlerin hak mücadelesi zaferle sonuçlandı. Detaylar haberimizde!
Ek Ders Ücretleri İçin Mücadele: İstinaf Mahkemesi’nden Öğretmenlere Haklılık Onayı
Türk Eğitim-Sen tarafından başlatılan hukuki süreç, Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde görev yapan yüksek lisans ve doktora sahibi öğretmenlerin ek ders ücretlerine ilişkin uzun soluklu bir mücadelenin sonuçlanmasıyla gündeme oturdu. Ankara Bölge İdare Mahkemesi’nin verdiği kesin karar, öğretmenlerin haklarını savunmak adına yürütülen çabanın karşılık bulmasını sağladı.
Sorunun Kaynağı: Artırımlı Ücret Uygulaması
Mevcut düzenlemeye göre yüksek lisans ve doktora yapmış öğretmenler, ek ders ücretlerini %7 ve %20 oranında artırımlı alabiliyor. Ancak Milli Eğitim Bakanlığı tarafından bu artırımlı ücretler; fiilen derse girmediği gerekçesiyle okul yöneticileri, rehber öğretmenler, bilişim teknolojileri formatör öğretmenleri ve geçici/vekâleten görevlendirilen öğretmenlere ödenmiyordu.
Hukuki Sürecin Detayları
Türk Eğitim-Sen, bu haksız uygulamanın kaldırılması için 22 Şubat 2024 tarihinde başvuru yapmış, Bakanlık ise başvuruya zımni ret yanıtı vermişti. Bu durum üzerine sendika, 30 Ocak 2025 tarihinde Ankara 13. İdare Mahkemesi’nde dava açtı. Mahkeme, dava konusu işlemi iptal ederek öğretmenlerin artırımlı ek ders ücreti alması gerektiğine hükmetti.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın karara yaptığı itiraz ise Ankara Bölge İdare Mahkemesi 7. İdari Dava Dairesi tarafından kesin olarak reddedildi. Bu süreç, öğretmenlerin haklarını savunma mücadelesinde hukuki zaferin kazanıldığını gösterdi.
Artırımlı ek ders ücretlerine ilişkin alınan bu karar, yüksek lisans ve doktora sahibi öğretmenlerin emsal niteliğinde bir hak elde etmesini sağladı. Karar, öğretmenlerin yalnızca fiilen derse girme koşuluna bağlı kalmadan artırımlı ücretlerden faydalanmasını mümkün kılıyor. Bu durum, eğitim sektörü için adalet ve motivasyonun güçlenmesi adına önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Türk Eğitim-Sen’in açıklamasında, öğretmenlerin mesleki niteliklerinin ve katkılarının göz ardı edilmemesi gerektiği vurgulanırken, bu kararın tüm eğitim camiasına örnek teşkil edeceği belirtildi.
— HABER SONU —
