Hamido suikastı sırasında Malatya Valisi olan eski İçişleri Bakanı Cahit Bayar, cinayet öncesinde bir bakanın "Büyük bir olay çıkartın da valiyi görevden alalım" dediğini öne sürüyor. Bayar, o dönemde Malatya'da yaşanan sağ-sol gerginliğini ve polisteki kritik tayin kararını engelleyerek büyük bir faciayı önlediğini anlattıyor.
Hamido suikastı sırasında Malatya'da valilik görevini yürüten eski İçişleri Bakanı Cahit Bayar, 17 Nisan 1978'de gerçekleşen kanlı olayın öncesinde ve sonrasında yaşananları ilk kez 2008 yılında detaylı bir şekilde anlattmıştı.. Anılarını Mart 2008 tarihli Türk İdare Dergisi'nde paylaşan Bayar, suikasttan önce şok edici bir iddiayı gündeme getirmişti.
"Büyük Bir Olay Çıkartın da Valiyi Görevden Alalım Dediler"
Bayar, o günlerdeki atmosferi anlatırken, "O tarihlerde, Türkiye genelinde var olan bir takım huzursuzluklar maalesef bu güzel ile de intikal etmişti. Halk ve hatta devlet görevlileri sağ-sol olarak ikiye ayrılmıştı. Her iki kesimin radikal unsurları sürekli olaylar yaratıyorlardı. Yani bir takım menfur eller, bu gün olduğu gibi kardeşi kardeşe vurduruyordu" ifadelerini kullanıyor.
"Sol Kesimde Önce Büyük Sevinç, Sonra Taşkınlık Oluştu"
Dönemin siyasi ortamına da değinen Bayar, "Merhum Bülent Ecevit, yıllardan sonra eline geçen seçim zaferini, bağımsızlaştırılmış milletvekillerini de hükümete alarak iktidara tahvil etmişti. Bu iktidar değişikliği sağ kesimde hayal kırıklığı ve bir tür infial yaratmıştı. Sol kesimde önce büyük sevinç coşkunluk oluşmuş ve bu duygu daha sonraları taşkınlığa dönüşmüştü. Başlangıçta gayet demokratik bir kavram olan ’ortanın solu’, ucu açık hale gelmişti. Bu durum radikal unsurları yüreklendirmişti" şeklinde konuşmuştu.
"Sağcı Polisleri Malatya'dan Alıyorlardı, Büyük Bir Olaya Hazırlık İntibaı Yarattı"
Kritik bir tayin kararını engellediğini belirten Bayar, "Farklı etnik unsurların bulunduğu illerde adaletli ve dengeli davranma zorunluluğu göz ardı edilerek gelişi güzel, (belki de kasıtlı) tayinlerle bir gerginlik ortamı oluşturulmuştu... Kitlesel bir tayin zihnimi karıştırdı. Polisin sağ kesimi (biri hariç yanlış hatırlamıyorsam elli polis), Malatya’dan alınıyordu. En azından, birbirlerini kontrol edebilmeleri açısından her iki kesimi de muhafaza etmek zaruriydi. Bu tayin olayı sadece partizanlık olarak algılanabilirse de, bende büyük bir olaya hazırlık intibaı yarattı ve bu tayin emrini uygulamadım. Maraş’ta bu türden bir tayin emrinin yerine getirildiğini haricen öğrendim" dedi.
"Hamido'ya Bombalı Paket 'Bomba Vekil' Adıyla Geldi"
Suikast anını da detaylı bir şekilde anlatan Bayar, "Hamido Ankara’ya gitmişti. Dönüşünde belediyeye ziyaretine gittim; birer kahve içip sohbet ettik. Sonra, bazı ilçeleri dolaştım; akşama doğru döndüm. Vali konağında yüzümü yıkarken büyük bir patlama sesi geldi. Bir milletvekili arkadaşı (Kasım Önadım), zaman zaman Hamido’ya, Meclis sigarası gönderirmiş. Yine bu zatın ismiyle PTT kanalıyla bir paket gelmiş. Hamido Ankara’da olduğu için başkanlık makamında muhafaza edilmiş. Ziyaretim sırasında da ordaymış ve akşam üzeri eve gönderilmiş. Hamido paketi açınca, kendisi ve yakınındakiler parçalanmış" ifadelerini kullanıyor
"Hemen Ecevit'i Aradım, Askeri Birlik Gönderilmesini Talep Ettim"
Olayın ardından aldığı önlemleri anlatan Bayar, "Bu olayın sonuçlarını tahmin etmek için zor olmadı. Garnizon komutanını, vali yardımcılarını, jandarma bölge komutanını, emniyet müdürünü, il jandarma komutanını makamda topladım. Olayın vahametini ve hasıl olacak tepkilerin büyüklüğünü izah ettim. Bu arada merhum Ecevit’i aradım. Özel kalemin atlatma numaralarını aşarak derhal askeri birlik gönderilmesini talep ettim. Genelkurmay’la konuşacağını söyledi. Tepkilerin Alevi kesime ve bir kısım CHP’lilere yöneleceğini kestirmek için kahin olmaya gerek yoktu" ifadelerini kaydediyor.
"Polis Tayinlerini Uygulamamakla Ne Kadar İsabet Ettiğimiz Ortaya Çıktı"
Olay sonrası oluşan kalabalığa dikkat çeken Bayar, "Ertesi gün muazzam bir kalabalık oluştu. Hamido’nun aşireti ve sevenler ile içlerine karıştığına şüphe olmayan provokatörler Malatya’yı doldurdu. Polis tayinlerini uygulamamakla ne kadar isabet ettiğimiz ortaya çıktı. En azından kadro elli kişi azalmamıştı ve de polis hiçbir tarafa katılmamıştı" şeklinde anlatıyor.
"Muhtemelen Bu Bir 'Servis İşi' ve Nisyana Terk Edildi"
Bayar, olayın faillerinin bulunamamasına da değinerek, "Bir vali olarak yaptığım bütün uyarıların nazarı dikkate alınmadığını üzülerek gördüm. Hatta öylesine ki; olaylara asker yardımı çok geç geldi ve hiçbir müdahalede bulunmadı. Bombalama olayının bir Alevi-Sünni ayrışmasını hedeflediği (Maraş-Sivas ve Çorum olaylarıyla görüldüğü gibi) anlaşılmaktadır. Olayın faili bulunmadı veya bulunamadı. Muhtemelen bu bir ’servis işi’ ve nisyana terk edildi. Merhum İrfan Özaydınlı, beni valiliğe döndürmek için çok ısrar etti. İstemedim ve gerekçe olarak hükümetine güvenmediğimi söyledim" ifadelerini kullandı.
Bayar, 12 Aralık 2022 tarihinde vefat etti.
Hamido, Menderes'in Fedaisiydi
Bu arada, HAMİDO lakabıyla tanınan Malatyalı Hamit Fendoğlu, 1946’da DP’nin gençlik kollarında siyasete atıldı; kısa süre sonra adı, ’Adnan Menderes’in fedaisi’ olarak anılmaya başladı, Yassıada’da Menderes’le yargılandı. 1977’de MSP ve MHP’nin desteğiyle Malatya Belediye Başkanlığı’na seçildi. Fendoğlu, Ankara, Emek’teki PTT’den gönderilen bombalı paketin patlaması sonucu 17 Nisan 1978’de, gelini ve iki torunuyla birlikte hayatını kaybetti. Fendoğlu cinayetinden sonra Malatya’da çıkan olaylarda 8 kişi öldü; 100’ü aşkın kişi yaralanmıştı.
O Bakan Teoman Köprülüler'di
Dönemin İçişleri Bakanı Cahit Bayar’ın ismini ’T.K.’ olarak verdiği bakan, 5 Ocak 1978 - 12 Kasım 1979 yılları arasına 42. hükümet olarak görev yapan 3. Ecevit Hükümeti’nde Ticaret Bakanlığı yapan Teoman Köprülüler’di. 3 Şubat 1934 tarihinde Eskişehir’de dünyaya gelen Köprülüler, Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni bitirdi. Maliye, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlıklarında Müsteşarlık, 5. (XVI) Dönem Ankara Milletvekilliği ile Ticaret Bakanlığı yaptı. Evli ve 2 Çocuk babasıydı. 18 Nisan 2003’te öldü.
malatyayenises.com